Sonbaharın gelişi ile birlikte ağaçlar da yapraklarını dökmeye başladı. Tabiat ölümün en renkli halini insanlara sunmaya, bürünebildiği her renge bürünmeye çalışıyor. Twitter' da başıboş gezinmelerimde denk geldiğim ve bende güzel etki bırakan şu deyiş ne harikadır. "Ölümün bile muhteşem be tabiat ana" [Mesut BIYIK]
Tabi ki bu durum şehirden ve şehircilikten uzak yerlerde böyle. Ağaçların gönül rahatlığıyla yapraklarını dökebildiği, yapraklarının "kirlilik" olarak görülmediği yerlerde. Şehirlerde durum biraz daha farklı... Yaprak döken ağaçlar belediyeciler tarafından pek sevilmez. Yere düşen yaprakların toplanması icap eder ve bunun için de adam istihdam etmek gerekir diye düşünüldüğünden olsa gerek ki ağaçlandırma çalışması yapılırken bilhassa yaprak dökmeyen, haddinden fazla uzayarak elektrik tellerine, apartman pencerelerine sıkıntı çıkarmayan ve dikildiği alana fazlaca gölge etmeyecek ağaçlar tercih edilir olmuş.
Bütün bunları bir yerde haklı görebilir, iğne yapraklı ağaçlarımızın olduğu sokaklarımızda, sanki ağaçlar hiç yaprak dökmezmiş gibi yürümeye devam edebiliriz. Hatta belki etrafta hiç dökülen yaprak görmediğimizden mütevellit bağlı bulunduğumuz belediyemizin ne kadar da başarılı ve etkin bir temizlik birimi olduğuyla övünebiliriz.
Fakaat...
İş, üzerinde yürüdüğümüz kaldırımlara çınar yaprağı desenli taşlar yapmaya ve onları da sonbahar münasebetiyle sarı renge boyamaya gelince sıkıntı olur. Bu açık ara terbiyesizliktir. Hissizliktir. Samimiyetsizliktir. Kaldırımlarında rengarenk dökülmüş yaprak görmek istiyorsan (ki ben görmek isterim temizlenmese de olur) o zaman bu işi de ehline bırakacaksın. Zamanı geldiğinde bu işi layıkıyla yapan ağaçlardan dikecek ve eğer çok rahatsız olursan da paşa paşa toplatacaksın o dökülen yaprakları. Çiçek yetiştirecek balkonu veya becerisi olmayan insanların evlerine soktukları, çin malı, düşük pikselli çiçekler gibi, mahallenin kaldırımlarına estetikten uzak, samimiyetten uzak, sonbahar duygusundan uzak, renk tonu bile tutmamış çınar yaprağı desenleri yapmakla olmaz.
Olmamış...
Tekrar söylüyorum bu açık ara terbiyesizlik, hissizlik ve samimiyetsizliktir...
Aslında bu kaldırım taşları çok belirgin bir rant kapısıdır ya...
Neyse...
Oraya girersek çıkamayız... :)
Yorumlar
Yorum Gönder